Bu yıl Mart ve Kasım ayları arasında Satürn ve Güney Ay Düğümü Ketu kavuşum halindeler. Kısaca geçmiş yaşamlarımızın sembolü Ketu ve Batı Astrolojisinin deyimiyle Karmanın Efendisi Satürn aynı Burçta bulunacaklar ve belli tarihlerde birbirlerine çok yaklaşıp aynı dereceye gelecekler.

Sideral Gökyüzünde Ketu Yay Burcuna geçer geçmez 07 Mart itibarıyla kavuşum etkisini göstermeye başlayacak ve etki yoğun bir şekilde neredeyse tüm yıla yayılacak. Bu etkiler herkesi tabii ki başta haritasına göre etkileyecek: (bu kavuşumun düştüğü ev, o evin durumu, doğum haritasında başta Satürn ve GAD’ın konumları ve diğer gezegenler ya da akslarla yaptığı açılar ve görünümler). Her birimizin etkileşimi hem doğum haritamız, hem ilerletilmiş haritamız, hem Güneş Döngüsü haritamız ve hali hazırdaki transit gezegenlerin haritalarımıza yaptığı açılara göre değişiklikler gösterecek olsa da, temelde en önemli etki bir tane. Çok basit. Geçmiş Yaşamlarımız, şu an üzerimize olan etkileri ve Karma.

Etkileşim ayrıca kişinin farkındalık seviyesine göre değişim gösterecek. Kişi ruhsal çalışmalar yapıyor mu? Karma temizliğine başlamış mı? Bu arınma işleminde ne derece ilerlemiş? Yoksa daha hiçbir şeyin farkında değil ve olmak da istemiyor mu? Ya da bilinçli ya da bilinçsiz şekilde direnç mi gösteriyor? Tüm bu faktörlerin oluşturduğu kompleks bir bilgelik ya da uykuda olma haline göre etkileneceğimiz bir dönem var önümüzde.

Bu açı temel olarak geçmiş yaşamlarımız, karmalarımız ve bunların üzerimizdeki olumlu ya da olumsuz etkileriyle ilintili. Farkındalığımızı ne kadar yükseltip, ne kadar teslimiyette olursak o kadar iyi. Astroloji danışmanlığı, kanallık çalışmaları ve meditasyonla ne kadar bilinçlenebilirsek, Regresyon, Nefes, Dizim, Şaman çalışmalarıyla ne kadar arınabilirsek o kadar şahane.

Aslında Yeryüzünde bedenlenme sayımız, bilinç yüksekliğimiz, Aura genişliğimiz ve farkındalık seviyemize göre her an Karmik etkiler altındayız. Zaten o yüzden buradayız. Lakin bazı dönemler bu etki kendini daha belirginleştiriyor. Zamanın enerjisini doğru değerlendirebilmek bir maharet efendim. Zaten astroloji “Balıkları şu bekliyor, Boğalar şöyle şanslı, aman Yengeçler şuna dikkat etsin” demek değildir. Zamanı; Gökyüzü Enerjileri rehberliğinde doğru anlamak, hissetmek ve değerlendirmektir.

Ketu ve Rahu yani Ay Düğümleri aynı zamanda yüce, kadim ruhsal bilgelik te taşırlar. Hayat amacını bulamamış, bulup da nasıl gerçekleştireceğini çözememiş olanlar için harika bir süreç. Burada işin esprisi kendiliğimizden mi yapacağız, yoksa illa da Satürn’ün bizi zorlamasını mı bekliycez?

Bu yazıyı okuyorsanız zaten ruhsallığınızın farkında, hayatın sadece kapitalist bir düzenden ibaret olmadığını bilen, belki çok duyarlı, empati yetenekleri gelişmiş hatta bunların biraz sıkıntısını dahi çeken biri olabilirsiniz. Ne olursa olsun, ne yaparsanız, ne yapmaya, neyi aşmaya, neyi fark etmeye niyet ederseniz, benden size naçizane öneri: ‘KOLAYLIKLA’ olmasını dileyin, KOLAYLIKLA olmasına niyet edin.

Bir dahaki Satürn Güney Ay Düğümü kavuşumu 2030’da. O zamana kadar bir nebze olsun daha rahat ve huzurlu olmak adına gelin şimdi bu dönemde kendimizle çalışalım.

Esenlikler diliyorum, kendinize canınız nasıl istiyorsa öyle bakın.

Banu Birtek

8 Şubat 2019